İçişleri Bakanlığı tarafından 19 Ağustos tarihinde Amed, Merdin ve Wan büyükşehir belediyelerine kayyım atanması ardından her üç kentte başlatılan Demokrasi Nöbeti 33’üncü gününde devam ediyor. Nöbet kapsamında Wan’daki oturma eylemine katılmak için Tevgera Jinên Azad (TJA) aktivistleri, “Eşbaşkanlık Mor Çizgimizdir” pankartı ile Milli Egemenlik Caddesi’nden Halkların Demokratik Partisi (HDP) İpekyolu ilçe binasına kadar “Jin jiyan azadi” ve “Kayyım gidecek halk gelecek” sloganları ve zılgıtlar eşliğinde yürümek istedi. Yürüyüşü engellemeye çalışan polisler gazetecilerin de görüntü almasını engelledi.
Jinnews’in aktardığına göre, polis engeline rağmen yürüyüşlerini tamamlayan kadınlar, HDP İpekyolu İlçe binası önündeki eyleme katıldı. Eylemde kadınlar adına TJA aktivisti Rojbin Bor söz aldı.
‘Değiştirecek gücümüz var’
Kadın erkek eşitsizliğine işaret ederek sözlerine başlayan Rojbin, “Başta toplumsal cinsiyet ayrımcılığı olmak üzere her türlü sömürüye, şiddete, tahakküme, farklılıkları tanımayan tekçiliğe ve inkarcılığa karşı olan, yaşamın tüm alanlarında eşitliği esas alan din, dil, ırk ve mezhep ayrımının olmadığı eşit ve ekolojik bir toplumda özgürlük ve demokrasinin tesisi için mücadele edecek kadın özgürlük perspektifiyle bir yaşamı kurma iradesi gösteren siyasal programları destekleyeceğiz. Bunun için diyoruz ki söyleyecek sözümüz, değiştirecek gücümüz var” ifadelerini kullandı.
Kayyım atamalarını, “gasp, zorbalık, darbe” olarak nitelendiren Rojbin, “Kadınların erkek egemenliğine karşı yıllarca zorlu mücadeleler vererek elde ettikleri eşbaşkanlık kazanımını ‘talimatla’ diye illegalize etmek, ‘nereden geldiği belli değil’ diye karalamak ve ‘kim seçmiş’ diye iradeyi tanımamak erkek devlet aklının haddi değildir” dedi.
‘Bizlere geri adım attıramayacaklar’
Kadınların kazanımlarını gasp eden zihniyete karşı mücadelelerini sürdüreceklerini belirten Rojbin şu sözleri kullandı: “Bizi susturmak, sindirmek ve eve kapatmak isteyen erkek egemen aklı bizleri mücadele alanlarımızdan uzaklaştırmak için her türlü hukuksuzluğu devreye sokuyor. Kadın kazanımlarını gasp edenlere karşı mücadele eden kadınlara saldıran AKP zihniyeti kadın şahsında toplumu toplumsal barışı ve demokrasiyi hedeflemektedir. Van’da kadın mücadelesi veren Yadişen Karabulak, Nesibe Akdağ, Dilan Yıldız hukuksuz bir şekilde tutuklandılar. Kadınlardan korkuyorlar. Hiçbir baskı, saldırı, gözaltı, tehdit ve tutuklama bizlere geri adım attıramayacaktır.”
‘Sözümüzün arkasındayız’
Demokratik Toplum Kongresi (DTK) Eşbaşkanı ve HDP Hakkari Milletvekili Leyla Güven’in hedef alınmasına ilişkin ise Rojbin şunları söyledi: “Kadınlar her alanda mücadeleyi büyüterek erkek egemen zihniyetin savaş politikalarına karşı onurlu bir barışı savunacağız. Kayyımların kadınlar ve kadın mücadelesi için ne anlama geldiğini hep birlikte gördük. İlk icraat olarak kadın müdürlüklerini, danışma merkezlerini kapatmışlar. Tüm bunlar kadın kazanımlarına darbedir. Bu darbeye kadın ittifakını güçlendirerek, kadın mücadelesini yükselterek hep birlikte güçlü bir yanıt vereceğimize inanıyoruz.”
‘Değiştirelim özgürleştirelim’
Son olarak kadınlara seslenen Rojbin, “Bütün kadın arkadaşlarımızı kadın mücadelesi veren tüm kurumları ve halklarımızı eşbaşkanlık kazanımına, o belediyeleri var eden kadın emeği ve iradesine yönelik saldırılara karşı ses yükseltmeye, birlikte mücadeleye çağırıyoruz. Gelin hep birlikte ayağa kalkalım. Değiştirelim ve özgürleştirelim” dedi.
Musa Anter anıldı
Yapılan açıklamanın ardından Kürt aydını, gazeteci-yazar Musa Anter’in katledilmesinin 27. yıl dönümünde anıldı. HDP Şırnak Milletvekili Hasan Özgüneş, “Musa Anter’i idam etmek isteyenler sonradan kendileri idam edildi. Biz Van da bir kez daha söz veriyoruz ki onların yollarını takip etmeye devam edeceğiz” dedi.
Açıklamalar ardından “Şehit namırın” sloganları atan kitle seslendirdikleri şarkılarla eylemi sonlandırdı. (Haber Merkezi)
