Güncel

Taksim Dayanışması: Gezi ülke tarihinin en demokratik kitlesel hareketidir

Duruşması öncesi açıklama yapan Taksim Dayanışması, “İktidarın ihtiyaçlarına göre karar veren mahkemeler ülkenin demokrasisini ve geleceğini tahrip etmekte, birçok dava dosyasında mağduriyetler yaratmaya devam etmektedir” dedi.

Taksim Dayanışması, yarın görülecek Gezi davası öncesinde dava sürecine dair Mimarlar Odası İstanbul Büyükkent İstanbul Şubesi’nde basın toplantısı düzenledi. Toplantıya milletvekilleri ile siyasi parti ve sendika temsilcileri katıldı.

Dayanışma adına açıklamayı yapan Esin Köymen, dava ile ilgili hiçbir somut delil, gerekçeli iddia ve inandırıcı suçlamanın olmadığına vurgu yaptı. Köymen, “Tahliye kararı ile aynı gün bir başka akıl dışı suçlama ile tutukluluğun devam etmesinin insanı nasıl etkilediğini? Aynı suçlama ile açılan iki davadan beraat eden meslek odası yöneticileri ve avukatlarının yine aynı suçlama ile Gezi Parkına ve yaşamın bütün renklerine sahip çıkmış olmalarına bu kez el yükseltircesine ‘ağırlaştırılmış müebbet hapis’ cezası talep etmenin ne demek olduğunun farkında mısınız?” dedi.

Seçim hesapları

Köymen, bu dava ile muhalif kesimlere gözdağı verilmek istendiğini belirterek, “‘Ağırlaştırılmış müebbet’ istenen bu davaların seçim hesapları üzerinden ülkemizi ve yurttaşlarımızı kutuplaştırma siyasetinin bir parçası olduğunu dünya alem de biliyor. Siyaset ülkenin sorunlarını çözmek üzere kendi kuralları ile yapılmalı. Adalet; başta Anayasa olmak üzere, mevcut yasalar, teamüller, etik değerler ve ülkemizce onaylanmış uluslararası hukuk normları ile hukukun üstünlüğü ve evrensel ilkeler üzerinden işlemelidir. İktidarın ihtiyaçlarına göre karar veren mahkemeler ülkenin demokrasisini ve geleceğini tahrip etmekte, birçok dava dosyasında mağduriyetler yaratmaya devam etmektedir” diye belirtti.

Köymen, şunları söyledi: “İstanbul için çok yanlış olacağı, geleceğimiz ve torunlarımız için yeşili, parkı olmayan bir şehri ve rantı doğaya tercih eden bir anlayışı miras bırakacağı açık olan bu zihniyete teslim olmamak da bir başka tercihi ifade eder. Gezi parkına sahip çıkmak suç değildir. Parka sahip çıkanlara yönelen polis şiddetine tepki göstermek suç değildir. Bu süreçte polis şiddeti ile hayatını kaybeden ve yaralanan gençlere sahip çıkmak suç değildir. Ülkemizde adalete olan inancın kırıntısına bile yer bırakmayan bu anlayış demokratik olmadığı gibi meşru da değildir.”

Bu hukuksuzlukları reddettiklerini belirten Köymen, “Gezi, bu ülke tarihinin en demokratik, en barışçıl, en yaratıcı, en katılımcı, en kapsayıcı, en kitlesel hareketidir. Hep birlikte konuşup karar vermenin, fikri ve hayatı paylaşmanın, yaşama her boyutu ile sahip çıkmanın duvar yazısı olmuş halidir. Ölümcül polis şiddetine karşı her şehirde yankılanan barışçıl ve haklı tepkinin adıdır” diyerek dayanışma çağrısında bulundu.

Daha fazla göster

İlgili Makaleler

Diğer içerik
Kapalı
Başa dön tuşu