GüncelMakaleler

YORUM | EYT nedir?

EYT’ye kapıları kapatan AKP’nin son icraatı ise yine AKP kalitesinde. 21 Kasım’da meclise verdiği ve kabul edilen torba yasaya göre bakanlara ve ailelerine ömür boyu bedava sağlık hizmeti getirildi, hem de ‘A’ sınıfı sağlık hizmetlerinde.

Geçtiğimiz hafta tekrar gündeme gelen, hakkında çokça tartışılan bir konu ‘EYT’.  Aslında uzun yıllara varan bir süreçtir gündemde olan EYT meselesi son zamanlarda onunla ilgili yapılan etkili çalışmalar sayesinde ülke gündeminin önemli bir yerine taşındı.

Peki nedir EYT ve kimdir EYT’liler?

EYT’liler, yani emekli olmak için gereken prim sayısını doldurmalarına rağmen emekli olma yaşları gelmediği için emekli olamayanlar bir yıldan uzun süredir Türkiye’nin gündeminde.

Emeklilikte Yaşa Takılanlar (EYT) süreci, son yılların süreci gibi dursa da mesele, öz itibariyle 1999 yılına ait.

EYT sorunu 1999’da DSP, ANAP ve MHP koalisyon hükümeti tarafından kabul edilen ve emeklilik yaşını yükselten 4447 sayılı kanun ile yaratıldı. 8 Eylül 1999 gününe kadar işçiler emeklilik için iki şartı yerine getirmesi gerekiyordu: Kadınlar için 20, erkekler için 25 yıl sigortalılık süresi ve 5000 günlük prim ödeme gün sayısı.

Yapılan değişiklik, emeklilik için 58-60 yaş sınırını getiriliyor, prim ödeme gün sayısı 5000’den 7000’e yükseltiyor, kademeli geçiş sürelerini de oldukça sert bir hale getiriyordu.

Anayasa Mahkemesi kademeli geçiş sürelerini “adil ve ölçülü” bulmayarak iptal edince, 2002’de biraz yumuşatılmış kademeli geçiş takvimi benimsendi. Ama yaş şartı geçmişe dönük olarak uygulanmaya devam edilmesi nedeniyle birçok sigortalı için uzun bekleme süreleri ve mağduriyetler yaratılmış oldu.

Bunların bir bölümü zaman içinde emeklilik haklarını kazandılar; ama halen yaşa takılanların milyonlarla ifade edildiği söylenebilir.

Bunlar özellikle de 1999’dan hemen önceki yıllarda işe başlamış olanlardan oluşmakta, bunlardan prim ödeme gün sayısını dolduranlar açısından bekleme süreleri daha da uzamış bulunmaktadır.

EYT’lilerin kitleselleşmesi ve hükümetin sessizliği

Türkiye’de emeklilik yaşına ‘alt sınır’ getirilmesi 1999 yılına dayansa da; kitleselleşmesi, eylemselleşmesi ve sayısı milyonları bulan mağdurlarıyla şu an sosyal medya başta olmak üzere en çok ses getiren ‘emek hareketine’ dönüşmüş durumda.

EYT’liler sosyal medya başta olmak üzere birçok alanda kitleselleşmiş bir harekete dönüştü. 2019’un Temmuz ayında açılan ve 41 ilde şubesi bulunan Emeklilikte Yaşa Takılanlar Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Derneği (EYT Derneği) bu eylemlerin ve hareketin öncülüğünü yaparken, sayıları milyonu aşan ‘EYT mağdurları’ bu dernekle birçok ilde örgütlenmeye devam ediyor.

EYT hak ve talepleriyle birçok kez eylem yapıp sosyal medyadan seslerini duyurmaya çalışırken, EYT’lilerin taleplerine karşılık AKP hükümeti ilk zamanlarda kulak tıkamayı tercih etti.

24 Haziran seçimleri sürecinde ise AKP’nin hükümet ortağı MHP, seçim beyannamesinde “Emeklilikte yaşa takılan kardeşlerimizin mağduriyetini gidereceğiz” demişti. AKP’nin ‘kulak çekmesinin’ ardından bu seçim süsü rafa kalkmış oldu.

Ekim ayında meclise ‘EYT’lilerin mağduriyetleri’ konu başlığıyla verilen soru önergeleri ise hiçbir fayda getirmedi.

Erdoğan ise EYT ile ilgili konuşmasında emeklilerin eski sistemle ‘38’ yaşında emekli olduklarını ve İskandinav ülkelerinin bu sistemle battıklarını(!) iddia etti.

Çalıştırmaya gelince İskandinav ülkelerini örnek gösteren Erdoğan, maaş ve çalışma şartlarında ise Ortadoğu’nun gerisinde olduğumuzu ağzına almıyor.

Emeklilik durumunda EYT konusu göz önüne alınacak tek koşul olmamalı elbette. Eğer ki bundan bahsedilecekse ‘çalışma şartlarından’ bir bütün olarak bahsedilmeli. Yani örneği İskandinav ülkelerinden veriyorsan ve kıyaslamayı o ülkelerden yapıyorsan, o ülkelerin; çalışma şartlarından, yaşam standartlarından ve ortalama yaşam sürelerinden de bahset.

Saray ve meclisin Türkiye’de bu şartlardan haberdar olmadığı açık. Günde ortalama 12 saat çalışan bir işçinin 20 yıllık çalışma süresinden sonra fiziksel olarak ne halde olduğu elbette patronların devletinde bilinmez. Erdoğan’ın bahsini ettiği İskandinav ülkelerinde ortalama yaşam süresi ‘82’ yıl iken Türkiye’de 70’in üstünü daha yeni zorluyor. Yani ‘mezarda emeklilik’ esprisi tam da bu noktada anlam kazanıyor.

Bugün EYT’lilerin talepleri Erdoğan ve AKP hükümeti tarafından karşılanacak gibi durmasa da EYT’liler olası bir seçim de kapıları çalınacak ilk grup olabilir.

EYT’ye kapıları kapatan AKP’nin son icraatı ise yine AKP kalitesinde. 21 Kasım’da meclise verdiği ve kabul edilen torba yasaya göre bakanlara ve ailelerine ömür boyu bedava sağlık hizmeti getirildi, hem de ‘A’ sınıfı sağlık hizmetlerinde.

Ruhsati’nin yaklaşık 300 yıl önce yazdığı bir dizesinde dediği gibi;

Zenginin helvası bal ile pişer
Züğürt herlesine un da bulamaz…

Daha fazla göster

İlgili Makaleler

Başa dön tuşu