Güncel

Neo-Bolu Bey’ine söyleyin: Suriyeliler artık bu toprağın altında! Bir de selam eyleyin, Köroğlu selamından olsun!

CHP’nin 31 Mart’ta AKP’den devraldığı Bolu Belediyesi’nin yeni başkanı Tanju Özcan, ırkçı açıklamaları ile dikkat çekerken dün 12 yaşında bir Suriyeli çocuk çalıştığı hayvan çiftliğinde gübre çukuruna düşerek hayatını kaybetti

Bolu’nun beylerinin zalimliği halk türkülerine konu olmuştur. Herkes bilir Köroğlu’nun meşhur “Benden selam olsun Bolu Beyi’ne…” türküsünü. Aynı zamanda bu selamın Bolu Beyi açısından pek de hayırlı olmadığı da bilinir… Bolu’da “beylik”in, Köroğlu dönemiyle sınırlı yaşanmadığı da…

Bugünlerde Bolu’da “beylik”e soyunanlardan sonuncusu Tanju Özcan oldu. Kendisi, geçtiğimiz dönem AKP’nin elinde olan Bolu Belediyesi’nin CHP’li yeni başkanı olur. Daha önce iki dönem de mecliste CHP milletvekilliği yapmıştı. CHP içerisinde nasyonal sosyalizmin temsilcilerinden biri olup belediye başkanı olduğu andan itibaren bu zehirli düşüncelerini kamuoyuna “kustu”, pardon “sundu”!

Mültecilerin kristalize hali “Suriyeliler”

Kürt ulusu bu ülkede toplumun hücrelerine kadar sızdırılan şovenizm ve ırkçılığın en kitlesel hedef tahtası olmakla birlikte egemenlerin bu zehirli akımlarından zarar görme konusunda Kürtlerle başa baş giden (ki zaman zaman daha fazla zarar gören) kesimler ise mülteciler olmaktadır.

Siz ona “Suriyeliler” de diyebilirsiniz. Çünkü bu zehirli akımlar toplumsallaştırılırken mülteciler “Suriyeliler” kavramı ile tek bir halka dönüştürülmüş ve tüm nefret “Suriyeliler” üzerinde “kristalize edilmiştir”!

“Suriyeliler” demekten bıkmayan Neo-Bolu Beyi!

Neo-Bolu Beyi Özcan, Hitler’in mezarda göğsünü kabartacak nasyonal sosyalist akımı güçlendirerek okunu direkt olarak hedef tahtasına göndermiş ve “Suriyeliler” demiştir: “Sn Erdoğan SURİYELİLER için harcadığımız para 37 Milyar Doları geçti diyor!!! Çocuklarımızın rızkı gidiyor…benim içim sızlıyor..”

Yetmemiş bir daha “Suriyeliler” demiştir: “Tekrarlıyorum…ben Başkan olduğum sürece,Yatağa aç giren vatandaşlarımız var iken,Bolu da Türk Halkının vergilerinden oluşan bütçemizden, SURİYELİLERE bir tek kuruş yardım yapılmayacaktır”

Yetmemiş…

Belediyeye verdiği yardımları kesme talimatının ardından gazetecilere konuşarak bir kez daha “Suriyeliler” demiştir:

“Bu artık dayanılmaz bir boyuta geldi. Yedi yıldır bakıyoruz. Çocuklarımızın iaşesini veriyoruz. Ben diğer yardım kurumlarına karışamam, böyle bir yetkim yok ama Bolu Belediyesi bütçesinden bir tek Suriyeliye tek kuruş yardım yapmayacağım.”

“Bu misafirlik fazla uzadı”

Neo-Bolu Bey’ine bunlar da yetmemiş, o konuştukça Hitler ve SS subayları adeta “biz toprağın altındayız ama fikirlerimiz iktidarda” rahatlığına erişmiştir:

“Suriyelilere, göçmen statüsündeki yabancı uyruklu kişilere Bolu Belediyesi’nden işyeri açma ruhsatı vermeyeceğim’ demiştim. Yani ‘Ben reddedeceğim. Gitsin alabiliyorsa mahkeme kararıyla alsın’ dedim; çünkü Bolu’ya ve Türkiye’ye yerleşsinler istemiyorum. Yazık değil mi? Benim esnafım işyeri açmak için 10 yere kayıt yaptıracak, her yere para ödeyecek, vergi dairesi üzerine binecek, esnaf odaları üzerine binecek, belediyeler üzerine binecek; bunlara hesap soran dahi olmayacak. Her yerde söylüyorum: Bu misafirlik fazla uzadı.”

Herkes o Köroğlu selamından payına düşeni alacak!

Neo-Bolu Beyi, Hitler ve SS subaylarının yüzlerini ağarta dursun… Aynı günlerde 15 ay önce Suriye’den gelip oturma izni alan 12 yaşındaki Ahmed El Ahmed Aydın Efeler’de bir büyükbaş hayvan çiftliğinde çalışmaktaydı.

Neo-Bolu Beyi konuştukça sırtındaki yaşam ve hayatta kalma sorumluluğu daha da artmakta, belki de daha iyi bir yaşam elde etmek için daha çok çalışmak gerektiğini düşünerek hayvanların altını temizlemekte ve rahat edeceği günlerin hayalini kurmaktaydı.

Neo-Bolu Beyi konuştukça bu hayalinin ne kadar zorlaştığının farkında değildi belki Ahmed ama para kazanmanın ne kadar zor olduğunu biliyordu. Çalışırken hayatta kalmanın da… Ve Ahmed, iki metre derinliğindeki gübre çukuruna düştü!

Neo-Bolu Beyi konuştukça çırpındı Ahmed ve nefessiz kaldı!

Aynı gün Özbekistanlı tarım işçisi Mamatkulov Keldiyor, Sakarya-Pamuova’da çalıştığı tarlada çalışırken su kanalına düştü. Neo-Bolu Beyi konuştukça çırpındı Mamatkulov ve nefessiz kaldı.

Onları aileleri bu toprakların dibine gömdü.

Neo-Bolu Beyi’ne selam söyleyin: “Misafirlik” artık baki!

Neo-Bolu Beyi’ne selam söyleyin ama Köroğlu’nun selamından… “Suriyelilere yardımı sevmeyen” ama 12 yaşındaki çocukları köle gibi çalışmasından, gübre çukurlarında, su kanallarında ölmesinden/öldürülmesinden zerrece rahatsızlık duymayan Neo-Bolu Beyi de, mültecileri insanlık dışı koşullarda çalıştıran patronlar da, mültecileri pazarlık konusu yapan devletlular da o Köroğlu selamından payına düşeni alacak mutlaka!

Daha fazla göster

İlgili Makaleler

Başa dön tuşu