DünyaGüncel

Proletarya Partisine bağlı Enternasyonal Büro’dan açıklama

TKP-ML Enternasyonal Büro tarafından "ABD’de ırkçılığa karşı kitle protestoları ABD’deki ezilenlerin kitlesel ayağa kalkışı yaklaşmakta olan geleceğin açık bir işaretidir!" başlıklı  bir açıklama  yaptı. 

TKP-ML Enternasyonal Büro yaptığı açıklamada, “Böylesi bir süreçte bize düşen görev sınıf mücadelesini güçlendirmek için bir araya gelmek, dayanışma ve proletarya enternasyonalizminin bayrağını yükseltmektir” vurgusu ile enternasyonalizme düşen görevi öne çıkardı.

tkpml.com adlı sitede yer alan açıklama, “ABD’de, ülkenin 50 eyaletindeki yüzlerce şehrine yayılan kitle protestoları üçüncü haftasına giriyor. Ülke genelinde ırkçılık, polis şiddeti ve zulmü protesto etmek için yüzbinlerce genç ve yaşlı sokaklara döküldü. Şu ana kadar, bu çoğunlukla barışçıl ve adil protestolar sırasında 10 binden fazla kişi tutuklandı.

Bazı büyük ABD şehirleri, gösterileri durdurmak ve huzursuzluğu dizginlemek amacıyla polis güçlerini daha da genişleterek sokağa çıkma yasağı uygulamakta. Polis güçleri protestoculara ve hatta onları seyredenlere biber gazı, plastik mermi, göz yaşartıcı bomba ve coplarla vahşi bir şekilde saldırmaya devam ediyor.

En az 21 kentte, polis vahşetine karşı büyüyen kitle protestolarını bastırmak için Ulusal Muhafız gücü görevlendirildi. Baskının büyüklüğüne ve Trump’ın protestoları sona erdirmek için orduyu göreve çağırma ve ölümcül silahlar kullanma yönlü tehditlerine rağmen, çoğu yerde, militan kitle sokağa çıkma yasaklarını ve devletin aldığı önlemleri hiçe sayarak güvenlik güçlerini geri çekilmeye zorlamakta. Doğal olarak, silahlı polise karşı bu benzeri görülmemiş militan direniş, egemen sınıfların temsilcileri olan Demokratları ve iktidardaki Cumhuriyetçileri şiddeti ve huzursuzluğu kınama konusunda birleştirerek harekete geçirdi” şeklinde başladı.

Açıklamada, George Floyd’un polis tarafından öldürülmesiyle ortaya çıkan bu eşi görülmemiş ayağa kalkışın, tam da egemen sınıfların apaçık umursamazlığı nedeniyle sadece ABD’de 100 binden fazla insanın virüs sonucu yaşamını yitirdiği küresel pandeminin ortasında gerçekleşmekte olduğu, tüm istatistikler, ölümlerin çok yüksek oranda Afro-Amerikalılar ve yoksul işçi sınıfının diğer kesimleri arasında gerçekleştiğini gösterdiğini vurgulayarak, “Ekonomideki kilitlenme ve gerileme en yoksul toplulukları en zor durumda bıraktı. ABD’de iki aydan kısa bir süre içinde işsiz kalanların resmi rakamları 2,5 milyondan 30 milyona yükseldi ve bu artış sürmekte.

Protestolara katılan birçok kişi, ırkçılığa ve ayrımcılığa karşı çıkmak ve kökünü kazımak arzusuyla motive olurken, protestoların büyüklüğüne yol açan temel faktör, aslında Afro-Amerikalıların büyük bir kesimini oluşturduğu işçi sınıfına yönelik sınıf baskısıdır. Ülke içinde bunlar yaşanırken, tüm dünyada egemen emperyalist güç olarak ABD emperyalizmini temsil eden Trump yönetiminin, Çin gibi rakip emperyalist güçlere karşı pozisyonunu kaybetmekten endişe ettiği görülüyor ve tehdit, boykot, şantaj ve yaptırımlarla gücünü sergilemeye ve “ev içindeki” sorunların üzerini dış ve yabancı güçleri suçlayarak gizlemeye devam ediyor.

Sokaklardaki kitleler, tekelci kapitalist sınıfın gerçek karakteri olan bağnaz, ırkçı, savaş kışkırtıcısı ve gericiliğini açığa çıkartarak ABD’deki özgürlük, demokrasi, insan hakları, fırsatlar ülkesi iddialarını paramparça ediyor” dedi.

Açıklamada, “Bugün, işçiler ve ezilenler için ortak çıkarları ve ortak amaçların altını çizen kriz, artık ABD emperyalizmiyle sınırlı değildir; bu kriz, emperyalist sistemin doğasında bulunan tüm çelişkileri daha da yoğunlaştırarak bir girdaba çekti. Tüm dünyanın derinlemesine ekonomik ve politik krizin içine çekildiği ve tüm ülkelerin burjuvazilerinde bir iyileşmenin görülmediği 2007-8 finans krizinin ardından, işçi sınıfı ve ezilenlerin yaşamları için onlarca yıl süren yıkıma neden olan daha gerici ve sert “kemer sıkma” önlemleri uygulandı.

Bugün dünya hala COVİD-19 pandemisinin etkisi altındayken, ekonomiyi durdurmanın felce uğratan sonuçlarına tanıklık etmek üzereyiz. Dahası tüm emperyalist sistem daha önce eşi görülmemiş bir ekonomik, sosyal ve politik krize girecek, bu da işçi sınıfının ve tüm ezilenlerin çok geniş bir kesimine yıkım getirecektir” denildi.

Enternasyonal Büro açıklamasının sonunda, “Bu koşullar altında, ABD’deki ırk ayrımcılığına karşı ezilenlerin kitlesel ayağa kalkışı yaklaşmakta olan geleceğin açık bir işareti ve ufuktaki belirgin fırtınalarıdır. Kuşkusuz dünyanın her yerinde, egemen sınıflar, bu ayağa kalkışları bastırmak ve kontrol altına almak için tüm kaynaklarını kullanacaklardır. Kuşkusuz, bu amaçla sokağa çıkma yasakları ve izolasyon uygulamak için Coronavirüs ve pandeminin yayılması korkusunu da kullanacaklardır. Buna karşın, ABD’deki kitlesel protestoların da gösterdiği gibi, ezilen kitleler emperyalizmin yaşamları ve gelecekleri için herhangi bir doğal felaket ya da bulaşıcı salgından daha tehlikeli olduğunu bilerek emperyalizmin egemenliğini süpürüp atacaklardır.

Böylesi bir süreçte bize düşen görev sınıf mücadelesini güçlendirmek için bir araya gelmek, dayanışma ve proletarya enternasyonalizminin bayrağını yükseltmektir. Tüm emperyalist-kapitalist sisteme karşı işçi sınıfı ve ezilen halkların mücadelesinin devrimci fırtınasını karşılamak için çabalarımızı ve hazırlıklarımızı iki katına çıkaralım. Zincirlerimizden başka kaybedecek bir şeyimiz yok” sözlerine yer verdi.

Açıklamaın tamamı için Tıklayınız

Daha fazla göster

İlgili Makaleler

Başa dön tuşu